Türk Hava Kuvvetleri'nin geleceğini şekillendirecek olan KAAN projesi, F-16 uçaklarının yerini alacak yeni nesil bir savaş uçağının tasarlanması ve geliştirilmesi için başlatıldı.

KAAN, düşük görünürlük, dâhili silah yuvaları, yüksek manevra kabiliyeti ve artırılmış durumsal farkındalık gibi özellikleriyle Türkiye'yi 5'inci nesil muharip uçaklar üretebilecek kabiliyete sahip ülkeler arasına sokacak.

Proje kapsamında, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii'nin milli imkânlarından yararlanılarak geliştirilen KAAN, hem hava-hava hem de hava-yer muharebeleri için üstün kabiliyetler sunuyor. Yüksek hayatta kalma kabiliyetine sahip, güçlü ve atik bir platform olan KAAN, akıllı ve güçlü savaş kabiliyetleriyle tam bir savaşçı niteliği taşıyor.

Tasarım sürecinde en gelişmiş mühendislik araç ve yöntemlerin kullanıldığı KAAN projesi, Türk Hava Kuvvetleri'nin gelecekteki stratejik ihtiyaçlarına uygun olarak şekilleniyor.

Milli muharip uçak KAAN ilk uçuşunu yaptı

Uçuş öncesinde fırlatma koltuğu testleri, tam boy statik testi, kontrol yüzeylerinin atalet ve statik testleri, iniş takımı düşürme testleri, sistem entegrasyon laboratuvarında aviyonik sistem testleri, yakıt testleri gibi aşamaları tamamlayan KAAN, son olarak pistte yavaş ve hızlı taksi testlerini gerçekleştirdi.

Türkiye'nin Taarruz Helikopteri: T129 ATAK Türkiye'nin Taarruz Helikopteri: T129 ATAK

Yeni nesil silahlarla havadan havaya muharebe, süpersonik hızda dahili silah yuvalarından hassas vuruş gerçekleştirebilecek KAAN, yapay zeka ve nöral ağ desteğiyle artırılmış muharebe gücü sağlayacak.

KAAN programı kapsamında Yıldırım Test Tesisi, Radar Kesit Alanı Test Tesisi, Rüzgar Tüneli Tesisi gibi dünyanın sayılı büyüklükteki test merkezlerinin ülkeye kazandırılması sağlanıyor. Bu sayede test verilerinin işleme kabiliyetlerinin artırılmasının da önü açılmış olacak.

Editör: Merve Tuç